2007'den Bugüne 92,307 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuk ve Ceza
MAKALE #13101 © Yazan Psk.Hüseyin ABAY | Yayın Ağustos 2014 | 3,502 Okuyucu
CEZA
Ceza, günlük yaşamın doğal akışı içerisinde bazen bilinçli bazen farkında olmadan kullandığımız bir davranış kontrol tekniğidir. Deneyimlerimiz ve gözlemlerimiz, gerek ebeveynlerin gerek öğretmenlerimizin ceza konusunda maalesef çok da başarılı uygulamalar yapmadıklarını göstermektedir. Cezanın hatalı uygulanması, istenmeyen davranışları ortadan kaldırmadığı gibi, şiddete yönelme de dâhil birçok olumsuz etki ortaya çıkarabilmektedir. İstenmeyen sonuçların oluşmasına yol açabilmesi nedeniyle, davranış kontrol teknikleri içerisinde, sonuçları bakımından en kritik teknik cezadır.
İstediğimiz sonuçlara ulaşmak ve istemediğimiz sonuçların ortaya çıkmasına engel olmak için, ceza uygulamalarında nelere dikkat etmeliyiz? Uygulamaların başarıya ulaşamamasında, yani istenen sonuçların alınamamasında en önemli etken, ceza ilkelerine uyulmamasıdır. Bir ceza uygulamasında istenen sonucu elde edebilmek ve istenmeyen sonuçların ortaya çıkmaması için cezanın ilkelerine uymamız gerekir.
Birinci ilke; cezanın olumsuz davranıştan sonra gelmesi ve hemen uygulanmasıdır. Böylece çocuk neden cezalandırıldığını bilir. Araya başka yaşantılar girerse, çocuk neden cezalandırıldığını anlamayabilir veya ceza, çocuk açısından anlamını kaybedebilir.
İkinci dikkat edilmesi gereken nokta, cezanın tutarlı bir şekilde uygulanmasıdır. Ceza, olumsuz davranışın her ortaya çıkışında, belirtildiği şekilde uygulanmalıdır. Tutarsız olunduğunda, olumsuz davranış daha da şiddetlenir, çocuğun direnci artar ve birçok yan etki ortaya çıkabilir. Örneğin; oyuncaklarını dağıttığı için sevdiği çizgi film yasaklanan çocuğa, bu ceza bazen uygulanır bazen boş verilirse, ceza bu durumda etkili ve öğretici olmayacaktır. Ayrıca tutarsızlık, çocuğun ağlaması, tutturması, bağırması hatta zarar verici davranışlarda bulunmasına yol açabilecektir. Oysa, çocuğa oyuncaklarını her dağıttığında sevdiği çizgi film tutarlı olarak izlettirilmezse, çocuk başlangıçta tepki gösterse bile, anne-babanın tutarlı tutumu karşısında, bir süre sonra, oyuncaklarını dağıtmamayı öğrenecektir.
Bir diğer ilke, cezanın çocuk açısından açık, net ve anlaşılır olmasıdır. Çocuk neden cezalandırıldığını ve kendisinden ne istendiğini anlamalıdır.
Çocuk neden cezalandırıldığını ve kendisinin ne yapması gerektiğini, yani kendisinden ne istendiğini anladıktan sonra cezanın sınırlarının da belli olması gerekir. Örneğin; çocuk bir şeyleri ağlayarak isteğinde “Sana küstüm!” demek, küserek çocuğu cezalandırmak sınırları belli olmayan bir cezalandırma girişimidir. Çünkü, küskünlüğün ne zaman biteceği, ne içerdiği belirsizdir.
Ceza yeterli şiddete sahip olmalıdır. Ancak duygusal hasarlara yol açabilecek şekilde vahşete dönüştürülmemeli, kırıcı ve incitici olmamalıdır. Çocuk verilen cezadan rahatsızlık duymalı, ama ümitsiz ve çaresiz hissetmemelidir. Bir ceza uygularken çocuğun bir şeyleri düzeltme şansı olmalıdır. Çocuk verilen cezadan rahatsız olmalı, ama davranışını gönülsüz de olsa düzeltecek duygu ve düşünce rahatlığını taşımalıdır. Cezanın şiddeti artarsa, çocuk yoğun negatif duygular ve düşünceler içerisinde olacaktır. Bu durumda olumlu şeyler yapmak istemeyecektir. Hatta inat edecek veya istenenin tam tersi yönünde davranışlarda bulunacaktır. Bunların dışında, cezanın şiddetinin çok fazla olması çocuğa kaybedeceği bir şey olmadığı duygusu yaşatabilir. Bu durum, çocuğun olumsuzluklara devam etmesine neden olacaktır. Cezanın şiddetinin az olması da çok olması da cezayı etkisiz kılar. Örneğin; arkadaşına şaka yaparak rahatsız eden bir çocuğa vurmak ya da bir hafta tv yasağı koymak, ilgili davranışa oranla ağır bir cezadır. Böyle bir durumda bir akşamlık tv yasağı yeterli olabilir. Buna karşılık arkadaşını kasti olarak yaralayan çocuğa da bir akşam tv yasağı yetersiz şiddette olacaktır. Bu durumda 4-5 günlük bir tv yasağı veya 10 gün çok sevdiği bir oyuncakla oynamasına izin vermemek uygun bir ceza olabilir.
Sevgili anne-babalar, cezanın yerine kullanılabilecek bir başka yöntem varsa, öncelikle buna başvurulmalıdır. Ceza kullanma zorunluluğu varsa, cezaya geçmeden önce uyarıda bulunulmalı, çocuğa davranışını düzeltme şansı verilmelidir. Eğer ceza tehdidi ile sorun halledilebiliyorsa cezaya geçilmemelidir. Ceza tehdidi (kaçınma eğitimi), cezanın uygulanmaması için çocuğun, istenen bir davranışı yapmasıdır. Örneğin; “Bu akşam eve saat 11’den sonra gelirsen hafta sonu dışarı çıkamazsın.” denilmesi üzerine, çocuğun eve 11’den önce gelmesi durumunda cezaya gerek kalmamıştır. Uyarı ve ceza tehdidi işe yararsa cezaya gerek kalmaz. Ama işe yaramazsa kaçınılmaz olarak ceza uygulanmalıdır.

Olur olmaz sürekli ve de ceza ilke ve işlem yollarına uygun olmayacak şekilde verilen cezalar geçici bazen de kalıcı duygusal, davranışsal ve sosyal sorunlara yol açabilir. Ama, gerektiği yerde ve ceza ilke ve işle yollarına uygun şekilde verilen cezalar çocuklar açısından öğretici ve geliştiricidir. Bu nedenle zaman zaman yapılan, çocuk yetiştirilirken ceza olsun mu? Olmasın mı? tartışmalarına gerek yoktur. Konuyu bu şekilde ele almak yerine ceza ilke ve işlem yollarını en iyi şekilde nasıl öğrenebileceğimizi düşünmek ve öğrenmeye çalışmak daha isabetli bir çaba olacaktır.

PSİKOLOG HÜSEYİN ABAY
Organik Çocuklar-I (Temel konular) Nobel Yayınları
organikcocuklar.com
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuk ve Ceza" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Hüseyin ABAY'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Hüseyin ABAY'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Hüseyin ABAY'ın Makaleleri
► Ödül ve Ceza Psk.Dnş.Banu KAYIK
► Ceza mı? Disiplin mi? Psk.Büşra BÖREKÇİ
► Ceza mı Yoksa Disiplin mi? Psk.Dnş.Gülşah ALCAN ÇAPRAZ
► Ceza Değil Bedel Psk.Dnş.Erdinç GÜLLÜ
► Çocuklarda Ödül ve Ceza Yöntemi ÇOK OKUNUYOR Psk.Dnş.Filiz OKUŞ TEZEL
► Fiziksel Ceza Çocuğu Nasıl Etkiler Psk.Dnş.Alaaddin DEBGİCİ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Çocuk ve Ceza' başlığıyla benzeşen toplam 13 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


02:25
Top