2007'den Bugüne 92,262 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Okul Öncesi Çocuklarının Oyunu ve Bilişsel Yetenekleri
MAKALE #12472 © Yazan Psk.Nurhan ÜNDER | Yayın Nisan 2014 | 4,520 Okuyucu
OKUL ÖNCESİ ÇOCUKLARININ OYUNU VE BİLİŞSEL YETENEKLERİ

Yaşamın ilk üç yılında çocuklar, etraflarında gördükleri nesneleri anlamaya ve açıklamaya yönelik, nesneleri ve olayları belirlemelerini, tartışmalarını ve sınıflandırmalarını sağlayan oyunlar oynarlar. Çocuklar yaşamlarında ilk defa gördükleri şeyleri tanımaya çalışırlar. İlk taklit oyunlarıyla birlikte bebeğini besleme , oyuncak ördeğini yıkama , oyuncak ayısını yatağa yatırma , oyuncak telefon kullanma, yemek pişirir gibi yapma , günlük yaşamlarında karşılaştıkları durumlar sayesinde sınıflandırmayı düzenlemeyi ve yaratıcılıklarını geliştirmeyi öğrenirler. Taklit oyunları çocuğun diğerleriyle başlamasıyla birlikte gelişir ve ilgili davranışları hareketleri düzenli bir sırayla yapmaya başlar.
Jean Piaget ‘in yenilikçi tanımlamaları ve birçok bilimadamı ve oyun araştırmacılarının çalışmaları arasında sembolik oyunlarla ilgili teorik analizler yer alıyor.Piaget sembolik oyunların iki yaşında başladığını ve altı yaşına kadar arttığını daha sonra ise durduğunu söylüyor. Aynı zamanda çocuk daha mantıklı düşünmeye başladıkça oyunların daha gerçekçi olduğuna inanıyor.
Çocuklar büyüdükçe sembolik oyunlar değişir. Farklı davranışlar oyun içinde yer alabilir.Çocuk karmaşık oyunlarda kendinden çok diğerlerinin de rollerine önem verir. Gerçek nesneler yerine hayal ürünü ya da farklı nesneler kullanır. Dört- beş yaşındaki çocuklar oyunlarını belirli bir amaca yönelik oynar. Eğer korsancılık oynuyorlarsa , amaçları hazineyi bulmaktır.Oyun için gerekli kostümlerin ,geminin bulunması gemiyle yola çıkmak ve hazineyi bulmak için denize dalmak için birbirlerini tamamlayan hareketler, uygun roller ve hayali nesneler yaratarak hedefe ulaşırlar. Hazineyi bulurlar.
Oyuncak bebeğini besleme gibi hayali oyunlar yaklaşık olarak on iki- on üç ayda ortaya çıkar. Burada çocuk aktif, oyuncak ise pasiftir. Başka bir şeyin yerine kullanma davranışı arttıkça birbirini etkileyen ya da sosyal olan davranışlar da artar. Böylece üç ve altı yaş arasında tek başına oynanan oyunların yerini sosyal oyunlar alır. Edith Cobb, sosyal oyunların arttığı bu dönemi çocuğun kendi kanatlarının altından çıkararak yazarı, yönetmeni ve oyuncusu olduğu oyunlara yönelmesi olarak tanımlıyor.
Çocuğun yaşamındaki bu mutlu dönem doğumundan yedi yaşına dek süren okul öncesi dönem, Piaget’in başarısızlık, açıklama, yapaylık, sorgulama, sıralama, enerjiyi yönlendirme, animizm tanımlamaları arasında belirtiliyor. Animizm çocuğun gördüğü her şeye şüpheyle yaklaşıp canlı olduğunu düşünmesidir. Rüzgarın esmesi, mumun yanması ve bisiklet canlı gibi görünürken diğer yandan mumun sönmesi ve bisikletin yolda durması cansız görünür. Enerjiyi yönlendirme ise çocuk her şeyin bir nedeni ve sonucu olduğunu anladığında ortaya çıkar; trenin düdüğü çaldığında hareket edeceğini bilmesi. Sıralama ise çocuğun bütünden özele doğru inmesiyle oluşan özel yada taklit yoludur.Piaget beş yaşındaki bir çocuğa birbirine benzeyen nesneleri bir araya koymasını istediğinde çocuk neden olduğunu bilmeyerek kadınla çam ağacını, kulübeyle bankı , kiliseyle küçük ağacı ve motoru yan yana getirmiştir. Yapaylık ise , göller, dağlar, ve vadiler gibi doğal yapıların doğaüstü güçler tarafından yaratıldığını düşünmesidir. Çocuklar yağmuru ve karı gökyüzünde özel güçlere sahip birinin yağdırdığına inanır. Okul öncesi çocuklarda gerçeklik ya da açıklamalar için farklı bir dilin kullanılması gerekir. Boğazımda sanki bir kurbağa var dendiğinde çocuk gerçekten de bir kurbağa olduğunu düşünür.

Sonuç olarak okul öncesi çocuklar,nesnelerin ya da niceliklerin görüntüleri değişse de aynı kaldığını, doğallıklarını koruduğunu anlayamazlar. Portakal suyunu uzun, ince, kısa, kalın bir bardağa koyduğunuzda yapısı değişmez. Bir parça çamurla küçük ya da büyük parçalar yapılsa da çamur yine aynı çamurdur. On tane bozuk parayı üst üste , yan yana daire şeklinde dizseniz de sonuçta on tane bozuk para vardır. Ancak küçük çocuk yan yana dizilen paraların daha fazla olduğunu düşünür. Altı ya da yedi yaşındaki çocuklar mantıktan çok görünüşe önem verirler. Sonuç olarak hangisi daha fazla görünüyorsa onu seçerler.
Özellikle üç altı yaş arasındaki çocuklarda oyunlar en yüksek noktadadır. Piaget’in de dediği gibi dış dünyaya uyumlu olmayı sağlayan objektif düşüncelerin yerine yaratıcı oyunlar kurallar ve sınırlamalar olmaksızın çocuğun sembolik dağarcığını geliştirir.Piaget’e göre oyunlar sade bir uyum sağlamalıdır. Bununla birlikte biz gerçekliğe uyum sağlamasının yanı sıra çocukların yaşadıkları dünyayı ve çevredekileri anlamasını sağladığına inanıyoruz. Oyunlar çocukların farklı rolleri deneyerek dil yeteneklerini geliştirmelerini,oyunları düzenleyerek de çevrelerine ve günlük yaşama uyumlarını sağlar. Çocuğun okulda ya da evde her gün yaşadıkları taklit oyunlarının bir parçası haline gelir ve oyun oynayan çocuğun ihtiyaçları ve ruhsal durumuna göre biçim alır.
Çocukların duygularını ifade etmelerini sağlayan dengeleyici oyunlar, çocukların gerçekleri kavramasına yardımcı olabilir. Piaget günlük yaşam içinde oluşan dengeleyici sembolik oyunlara güzel bir örnek veriyor. Piaget üç yaşındaki kızına mutfakta sıcak su kovası bulunduğu için gitmemesini söylediğinde kızı da 'ben de mutfağa gidermiş gibi yaparım'Bir defasında küçük bir çocuk mutfağa gitmişti ve annesi elinde bsıcak su kovasıyla gelirken onun yolundan çekilmişti.

Bazı eğitimciler " geleneksel eğitim içinde ruhsal vakit harcama" ya da fonksiyonel önemi olmayan aktiviteler ve hatta çocuklara zararlı olarak tanımlasalar da Amerika'da oyunlara daha fazla önem veriliyor.Çocuğun oyun boyunca neşeli ve oulmlu duygular içinde olması oyun arkadaşını da etkiler. Çocuklar erken yaşlarda başkalarının duygularını anlamaya başlar. Bu da çocukların olumlu duyguları en rahat ve en erken ifade ettiklerini gösterir.Olumlu duyguların ifade edilmesi çocuğun popülerliğini arttırır mı? Tiffany Field ve Tedra Walden, farklı yüz ifadelerini rahatlıkla kullanan ve bu ifadeleri diğer çocuklara göre daha rahat anlayan çocukların yaşıtları arasında daha üst düzeyde yer aldıklarını söylüyor.

Ek olarak öğretmenleri tarafından duygularını fazla ifade edemeyen olarak gruplandırılan çocukların daha fazla hata yaptığı ve yüz ifadelerini yeterince kullanamadıkları görülmüştür. Bu çalışma, duygularını ifade etme açısından çocukların birbirini etkilediğini ve öğretmenlerin çocukların duygularını ifade etmede etkili olduklarını göstermesi bakımından önemlidir. Genel olarak çocuklar olumlu duygulardan çok korku ve kızgınlık gibi duygularını ifade ederken daha fazla hata yapar. Olumlu duygular çocukların yeniden üretme ve ayıt etme yetkilerinin gelişmesinde önemlidir.

Gary Ladd, Joseph Price ve craig Hart'ın araştırmalarına göre çocuğun davranışları yaşıtları arasında statüsünü belirliyor. Yaşıtlarıyla birlikte oynayan çocuklar daha sonra dav buna devam ediyor ve yaşıtları arasında kolayca ve uzun süreli benimseniyor.
Kavga eden çocuklar ise davranışlarını değiştirseler de yaşıtları tarafından kabul edilmezler. Çocuğu "kötü" yada "bela" olarak sınıflandırmanın çocuğun yaşamında uzun süre olumsuz etkileri olduğunu gördük. Olumsuz, sınıflandırmalar çocuk yaşıtlarıyla iletişim kurmaya çalıştığında kötü yönde etkili olabilir. Diğer yandan yapılan çalışmalarda görüldüğü gibi yaratıcı oyunları yaşıtlarıyla paylaşan çocuk diğerleri tarafından kolayca kabullenilir ve popülerliği artar.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Okul Öncesi Çocuklarının Oyunu ve Bilişsel Yetenekleri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Nurhan ÜNDER'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Nurhan ÜNDER'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Nurhan ÜNDER Fotoğraf
Psk.Nurhan ÜNDER
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi11 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Nurhan ÜNDER'in Makaleleri
► Okul Öncesi Çocuklarda Saldırganlık Psk.Yasemin TÜZEMEN
► Okul Öncesi Dönemde Din Eğitimi Psk.Dnş.Cenk AĞ
► Okul Öncesi Eğitimin Önemi Psk.Dnş.Nuray BAŞTAN AYDIN
► Okul Öncesi Eğitimin Önemi Psk.Dnş.İlksen GÜZELCİK
► Okul Öncesi Eğitimin Önemi Psk.Eylem AYRANCI
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Okul Öncesi Çocuklarının Oyunu ve Bilişsel Yetenekleri' başlığıyla benzeşen toplam 22 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Çocuk ve Oyun Mekanları Aralık 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:48
Top